Web sitemiz yenilendi.
Yazar arşivleri: info@karlizade.com
Şekerin Yararları
Yapılan çalışmalara göre şekerin de yararları ortaya çıktı. T.C Kültür ve Truzim Bakanlığının internet sitesinde yer alan habere göre şekerin yararları şöyle belirtilmektedir:
- Şekerin tedavi edici özelliği vardır. Kaygılı ruh durumlarında şekerin iyi geldiğini hekimler kaydeder. Yani şeker, sakinleştirici bir göreve sahiptir. Fazla alındığında insan gevşetici özelliği de vardır.
- Şeker, bazı insanlarda konsantrasyonu arttırmakta, insanı daha dikkatli yapmaktadır. İlginin bir noktada odaklanmasını sağlamaktadır.
Akide Şekerinin Tarihi
AKİDE ŞEKERİNİN OSMANLIYA DAYANAN GELENEĞİ
Osmanlı İmparatorluğu`nda ulufe günü, yeniçerilere üç aylıkları dağıtıldıktan sonra saray avlusunda bir yemek verilirdi. Bu yemek esnasında yapılan akide şekeri sunumuysa, kapıkulu askerlerinin aldıkları ücretler ve yemeklerinden memnun olduklarını gösteren sade ama ilginç bir gösteriydi. Osmanlı kararnamelerine göre sadrazam ve divanı hümayun üyeleri öncelikle askerin yemeğini tadarlar, bundan sonra kendilerine tabaklar içinde şekerler sunulurdu. Bu askerlerin bir şikâyetinin bulunmadığının, sultana bağlı olduklarının kesin kanıtıydı. Dolayısıyla şeker tabaklarının divana getirilmesi herkese bir “oh” çektirirdi. Saray helvahanesinde `mangır` (para) şeklinde yapılan bu şekerler makama göre dirhem (3.2 gr) hesabıyla sadrazama 500, diğerler vezirlere, yeniçeri ağasına 300 dirhem olarak sunulurdu.
Bu işlem bittikten sonra divan önünde “Fetih Suresi” okunurdu. Bu gelenek, akide şekerini uzun yıllar halk arasında dirlik, düzen ve huzurun simgesi yaptı.
AKİDE ŞEKERLERİNİN TARİHİMİZDEKİ YERİ VE YAPILIŞI
Akide sözcüğünün anlamı: bağlılık, birbirinden ayrılmamak. Bu sert ve türüne göre renk renk olan şekerin önemi devlet ricaline sunulmasından kaynaklanıyor. Yeniçerilerin devlete bağlılığını gösterdiği için de, bu şekere akide denmiştir. Daha sonra da İstanbul yaşamına klasik bir şekerleme çeşidi olarak girmiştir. Eskiden, kelle şekeri olarak bilinen son derece iyi kalitedeki şekerler havanda dövülüp, odun ateşinde, bakır kazanlarda eritilip, pişirilirmiş. Pişirilen şekerler ise yüksek sıcaklığa dayanabilecek mermerlere dökülürmüş. Bu mermerler üstünde soğutmaya bırakılırmış. Soğuma sırasındaysa şeker ağdasına gülsuyu, bergamut, portakal, limon, vişne gibi meyve usareleri, tarçın, gül, nane gibi aromalar ile fındık, susam gibi kuruyemişler katılarak çeşitli tat ve görünümlerde akide şekeri imal edilirmiş. Bir seferde 100 ila 250 kilo akide şekeri yapılırmış. 1 kazan 17 kilo alır, her kazan bir başka renk şeker boyasıyla doldurulmak suretiyle yine odun ateşinde kaynatılırmış. Kaynatılan şeker, taşa dökülerek karıştırılır ve tenekelere doldurulup bakkal, dükkân ve toptancılara dağıtılırmış.
ESKİ ADIYLA MEVLANA ŞEKERİNİN, AKİDE ŞEKERİNDEN AYIRAN ÖZELLİKLERİ
Peynir şekerinin diğer şekerlerden farkının, daha düşük derecede pişirilmesidir. Kazanda kaynatılan şeker, kıvama geldiğinde taşa dökülüp soğutulmaya başlanıyor. İyice soğumadan ılıklaştığında duvardaki çivilere asılarak bekletiliyor. Konunun Devamı
Şekerin Tarihi
Anadolu, Diyar-ı Rum diye anılırken Roma toprağı olarak tanınıyordu. Romalılar şeker değil, balla uğraşıyorlardı. Yemek tariflerinde balı kullanıyorlardı. Helen etkisiyle de tatlıları çok seviyorlardı. Örneğin eski Yunanlılar, kuru üzüm, kuru meyve ve bal ile ekmeklerini tatlandırıyorlardı.
Bunlar bugünkü meyveli kek, ya da pasta niteliğinde idi. Yunanlılar, Hindistan’da İskender’in fethi ile şekerle tanıştılar. Ortaçağ Avrupa’sında şekere ‘Hint Tuzu’ denmesi, bunun bir kanıtı. Çinliler de şekeri Hintlilerden öğrenmişlerdir. Persler de şekeri Hintlilerden görmüşler.
Hindistan’da şeker kamışının keşfedilmesiyle arıların dışında bal veren bir kaynağa sahip olmuşlardı. Sonradan Araplar, şekerin ticaretini yapmış, birçok yerde de şeker rafinerileri kurmuşlar. Araplarla savaşan Haçlılar, bu tatlı yiyeceği Avrupa’ya taşımışlar.
Amerikanın keşfi ile şeker kamışı, orada yetiştirilmeye başlanmış, böylece şeker, bir zengin yiyeceği olmaktan çıkmıştır. Çünkü şeker kamışı üretimi yaygınlaşmış, şeker de herkesin tüketebileceği bir yiyecek durumuna gelmiştir.
KAYNAK : T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı TARİH : 26.08.2007
Lokumun Tarihi
Osmanlıca rahat ul-hulküm yani boğaz rahatlatan kelimesinden türeyen Lokum, yaklaşık 15. yüzyıldan beri Anadolu’da bilinmekle birlikte, özellikle 17. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde yaygınlaştı. Avrupa’da ise bir İngiliz gezgin aracılığıyla `Turkish Delight` adıyla 18. yüzyılda tanınmaya başlandı. Daha önceleri bal ya da pekmez ve un bileşimi ile yapılan lokumun 17. yüzyılda `Kelle şekeri` olarak bilinen rafine şeker ile özellikle nişastanın bulunup ülkeye getirilmesi sayesinde hem yapımı, hem de lezzeti değişti.
Şikayetlerimi Nasıl Bildirebilirim?
Firmamız her zaman en iyiyi hedeflemekte ve siz değerli tüketicilerimizi her zaman daha iyiye ulaşmak için dinlemektedir. Firmamız ile ilgili her türlü şikayetlerinizi bize bildirmeniz size dolayısı ile bize katkı sağlayacaktır.
Her türlü şikayetlerinizi gerekçesiyle birlikte uygun bir üslupla sikayet@karlizade.com adresine mail atınız.
Not: Mailleriniz cevapsız bırakılmayacaktır.
Önerilerimi Nasıl Bildirebilirim?
Firmamız tüketicinin önerilerini her zaman diliminde ayrı bir yer tutmaktadır. Bizim için sizin önerileriniz değerlidir. Siz de öneri de bulunun en iyi kaliteye ulaşmada katkıda bulunun.
Önerileriniz için lütfen oneri@karlizade.net adresine mail atınız.
Özel Sipariş Yapılabilir Mi?
Firmamız üretimlerini gerçekleştirdiği ürünlerin şekil, tat veya ambalaj bakımından değişik her türlü teklife açıktır. Ancak teklifin onaylanması ise bir takım çalışmalara bağlıdır. Bu çalışmalar da olabilirlik derecesine göre değişmektedir. Firmamızda olabilecek tüm ürünlerin üretimi yapılabilmektedir.
Özel siparişleriniz için lütfen bizimle irtibata geçiniz. TEL: +90 212 630 27 85
Akide ve Mevlana Şekerleri Hakkında Merak Edilenler
Şeker nedir ?
Şeker; tatlılık, tuzluluğun yanısıra bilinen en yaygın tatdır.
Tatlılık; başlıca meyve, bitki ve diğer doğal gıdalarda bulunan küçük yapıdaki çözünür karbonhidratlar olan şekerlerden kaynaklanır. En yaygın şekerler fruktoz (meyve şekeri), maltoz (malt şekeri), laktoz (süt şekeri), glukoz (dekstroz) ve özellikle sakkaroz (sukroz, çay şekeri)dur. İşlenmiş ürünlerde genellikle sakkaroz kullanılır. Sakkaroz ya şeker kamışından yada şeker pancarından elde edilir.
Akide şekerinin tarihimizdeki yapılış şekli nedir ?
Akide sözcüğünün anlamı: bağlılık, birbirinden ayrılmamaktır. Bu sert ve türüne göre renk renk olan şekerin önemi devlet ricaline sunulmasından kaynaklanmaktadır. Yeniçerilerin devlete bağlılığını gösterdiği için de, bu şekere akide denmiştir. Daha sonra da İstanbul yaşamına klasik bir şekerleme çeşidi olarak girmiştir. Eskiden, kelle şekeri olarak bilinen son derece iyi kalitedeki şekerler havanda dövülüp, odun ateşinde, bakır kazanlarda eritilip, pişirilirmiş. Pişirilen şekerler ise yüksek sıcaklığa dayanabilecek mermerlere dökülürmüş. Bu mermerler üstünde soğutmaya bırakılırmış. Soğuma sırasında ise şeker ağdasına gülsuyu, bergamot, portakal, limon, vişne gibi meyve usareleri, tarçın, gül, nane gibi aromalar ile fındık, susam gibi kuruyemişler katılarak çeşitli tat ve görünümlerde akide şekeri imal edilirdi. 1 kazan 17 kilo alır, her kazan bir başka renk şeker boyasıyla doldurulmak suretiyle yine odun ateşinde kaynatılmaktaydı. Kaynatılan şeker, taşa dökülerek karıştırılır ve tenekelere doldurulup bakkal, dükkân ve toptancılara dağıtılırdı. Daha fazla detay için lütfen tıklayınız.
Mevlana şekerinin, Akide şekerinden farkı nedir ?
Aslında mevlana şekeri ile akide şekeri arasında çok fark yoktur. Fakat en önemli bir fark vardır ki, bu fark tadı dolayısı ile çekiciliğini benimsetmiştir. Akide şekeri sert olur; ve sert şekerlerden hoşlananlar için bu en uygun şeker diyebiliriz. Fakat mevlana şekeri sert şeker isteyenlerin istemediği bir şeker çeşitidir. Mevlana şekeri, tadının harika olmasını ve ağız da dağılmasını isteyenler için tasarlanmış, bir şeker çeşiti diyebiliriz. Tabi ki, her şeker üreticilerin ustalığı farklı olduğundan dolayı bu özelik firmadan firmaya değişmektedir. Biz KARLIZADE olarak bizim mevlana şekerlerimizin sert olması taze olmasından kaynaklanmaktadır. KARLIZADE ürünleri için Mevlana şekerinin sert olması bayat olduğu anlamına gelmemekte, tam aksine taze olduğundan kaynaklanmaktadır. Mevlana şekeri hakkında daha fazla bilgi için lütfen tıklayınız.
Akide ve Mevlana Şekeri Nasıl Yapılır?
Akide ve Mevlana Şekerinin nasıl yapıldığı ile ilgili içerik eklenecektir.